Diyanet-Sen Genel Merkezi
12 Milyon 300 Bin İmza Karşılığını Buldu
12 Milyon 300 Bin İmza Karşılığını Buldu
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan demokratikleşme paketinin olumlu ve gerekli adımları içerdiğini ancak bazı ilavelere ihtiyaç duyduğunu ifade etti.
Gündoğdu, özgürlüklerin önünü tıkayan, antidemokratik ve darbe kalıntısı yasakların ortadan kaldırılmasına olanak sağlayan, hedefler içeren paketin devlet ile milletin kaynaşmasını hızlandıracağını, demokratik devlet, özgür birey yolunu da kısaltacağını söyledi.
Ahmet Gündoğdu, paketin kamu görevlileriyle ilgili boyutunun da yıllardır beklenen ve istenen hususları kapsadığını dile getirdi. Genel Başkan Gündoğdu, bu çerçevede, Memur-Sen’in yıllardır kararlı bir şekilde mücadele ettiği, talep ettiği ve eylemlilik süreci geliştirdiği, son olarak da sivil itaatsizlik eylemiyle yasağa fiilen son verdiği, kamuda başörtüsüne özgürlük konusunun pakette yer almasının Memur-Sen’inin başarısı olarak kabul edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Genel Başkan, bu noktada başörtüsüne özgürlük talebine imza atan 12 milyon 300 bin vatandaşımıza bu imzaların toplanmasını gerçekleştiren Memur-Sen teşkilatına ve başörtüsü yasağına son verecek düzenlemeyi gerçekleştirecek siyasi iradeye tüm vatandaşlar adına teşekkür etti.
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, paketi Türkiye’nin demokratikleşmesinin önündeki prangalardan kurtulmasında çok önemli bir adım olarak değerlendirdi. Paketin, biri mevcut yasakları sona erdirmek diğeri talep edilen özgürlükleri hayata geçirmek şeklinde iki ana çerçevesinin olduğunu ifade eden Gündoğdu, hala kurtulmamız gereken yasakların ve kavuşmamız gerekene özgürlüklerin bulunduğuna da vurgu yaptı. Paketin, eksik yönlerini öne çıkarmak yerine daha fazlasını isteyerek demokratikleşme iradesine katkı sunmanın önemli olduğunu vurgulayan Gündoğdu, “Sayın başbakanın açıkladığı paketle; artık 30 yılı aşkın bir süredir başörtüsü üzerinden hakları gasp edilen, ötekileştirilen, yok sayılan bu ülkenin kadınları çalışma hayatında daha fazla yer alacaklar. Kadın, kadın eşitliği sağlanacak ve başörtüsüyle görev yapan kadınlar, kamuda yeni kariyer hedefleri geliştirecek. Türkiye’nin ufkunu değiştirecek bir yarışa girecekler. Bunun bir yansıması da olacak. Artık meclis, başörtülü milletvekillerine kapısını açacak ve onlara geçmişte yapıldığı gibi hadleri bildirilemeyecek. Kılık kıyafet yönetmeliği değiştiğinde ve başörütsüne özgürlük hukuken teminat altına alındığında, Türkiye sadece 82 model militarist bir yönetmelikten kurtulmuş olmayacak. Çok daha önemlisi özgürlükçü, insan haklarına ve insan onuruna daha fazla önem veren yeni ve yıkılmaz bir demokratik iradeyi de hayata geçirmiş olacak. Bu noktada, asra yaklaşan bürokratik vesayetin yıkılışına ve özgürleştirici yeni devlet anlayışının inşasına katkı sağlayan ve öncülük eden başta sayın başbakan olmak üzere hükümete ve bu sürece katkı verenlere teşekkür ediyorum” dedi. Gündoğdu, başörtüsü özgürlüğünün kapsamına yargı, silahlı kuvvetler ve emniyet mensuplarının alınmamasının adalet ve eşitlik ilkeleriyle çelişeceğini bu hizmetleri başörtülü yürütmenin de hiç kimsenin hukukuna ve hakkına zarar getirmeyeceğinin bilinmesini istedi.
Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, paketin özellikle geleceğin Türkiye’si adına umutları artıran başlıklarından birisinin okullardaki andımız uygulamasının kaldırılması olduğuna dikkat çekti. Gündoğdu, “Memur-Sen olarak, ilkokulda çocuklarımıza her sabah okutulan andımızın kaldırılması gerektiğini ifade etmiş, ve bunun hem pedagojik hem de demokratik gerekçelerini sürekli dile getirmiştik. Bu ülkenin çocuklarını olduğu gibi kabul etmeyen, kimliklerini kendi zihinlerinde tartışılır haline getiren bu rütielin toplumun birleşmesine değil ayrışmasına neden olduğunu da defalarca belirttik. Daha da ötesi çocukların her sabah okumak zorunda bırakıldığı andın içeriğini ayrıştırma ve ötekileştirme gibi manifestosu olduğunu da söyleyerek, andımızın kaldırılmasının ülkemizin her hangi bir etnik grubuna zarar vermek ya da yarar sağlamak sonucunu içermediğini, aksine and içindeki kavramların ne anlama geldiğini dahi bilmeden söylemek zorunda bırakılan çocuklarımızın özgürlüklerine saygı duyma ve onları özgürlükle tanıştırma sonucunu içerdiğini.” ifade etti.
Memur-Sen Genel Başkanı Gündoğdu; “ Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkına ilişkin mevcuttaki sınırlamaların kaldırılması ve katılımcı bir yöntem geliştirilmesi, yardım toplama konusundaki tekelin kaldırılması, kişisel verilerin korunması konusunda Anayasal güvencenin yasayla uygulanır hale getirilmesi, dini inanış ve yaşayışı dolayısıyla kişiye yönelik hak ihlallerinin cezalandırılması, nefret suçlarının kapsamının genişletilip cezalarının artırılmasını da demokratikleşme paketinin diğer önemli adımları olarak kabul ettiklerini sözlerine ekledi.
Siyaset hakkının kapsamının genişletilmesi ve sivil siyaset zeminin kuvvetlendirilmesi amacıyla siyasi partiler kanununda yapılacak değişikliği de değerlendiren Gündoğdu, “Siyasi partilere üye olabileceklerin kapsamının genişletilmesini çok önemli bir adım olarak görüyoruz. Ancak bu önemli adım çok önemli bir eksiği de barındırıyor. Ülkemizin yetişmiş insan kaynağı profilinin önemli bir bölümünü oluşturan kamu görevlilerine yönelik siyaset yasağının sona erdirilmemesinin makul ve hukuki hiçbir gerekçesi olmadığına inanıyoruz. Bu nedenle gerekirse mini bir Anayasa paketi hazırlanarak Anayasının 68. Maddesindeki kamu görevlilerine yönelik siyaset yasağı değiştirilmeli ve kamu görevlileri siyaset kurumuna kazandırılarak siyasetin çözüm üretme kapasitesi artırılmalıdır. Diğer taraftan bir emek örgütü olarak paketin içeriğinde sendika üyeliğine ilişkin yasakların ve sınırlamaların kaldırılması yönünde bir hükme yer verilmesinin, sivil toplum ve katılımcı demokrasi açısından elzem olduğunu, bunun gerçekleşmesi için pakete yönelik meclis çalışmaları sırasında girişimlerde bulunacağız.”