Diyanet-Sen Genel Merkezi
Kurucu Genel Başkan Ahmet Yıldız Dualarla Anıldı
Kurucu Genel Başkan Ahmet Yıldız Dualarla Anıldı
Programda bir konuşma yapan Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar, Ahmet Yıldız’ın yenilikçi ve aksiyoner kişiliğine dikkat çekerek “Ahmet Yıldız, yenilikçi bir insandı. “Eski köye yeni adet getirelim” sözüyle, bu yönünü en iyi kendisi ifade etmiştir. Din görevlileri sendikasını kurarak gerçekten de “eski köye yeni adet” getirdi. Muhafazakar ve mütedeyyin kesime Sendikacılığı sevdirdi. Sendikacılığa yöneltti. O, erdemli duruşu, erdemli tavrı, erdemli başkaldırıyı erdemi içinde gizlenmiş ifadelerle dile getirdi. Doğru söyleyenin dokuz köyden kovulmasını makul ve makbul bulmadığını, “Doğru söyleyeni, dokuz köyden kovmayalım” diyerek ifade etmek, sizler de takdir edersiniz ki, Ancak, O’nun gibi nüktedanlıkta mahir insanlara mahsus bir beceridir. Onun gülen yüzünü, bıraktığı mirası devam ettirmek boynumuzun borcudur” dedi.
Bayraktutar konuşmasına şöyle devam etti:
O, sendikal zeminin, sendikacı kimliğin doğasında var olan başkaldırıları ve isyanları dahi din görevlisi olduğunu, dindar olduğunu unutmadan ve göz ardı etmeden dile getirdi. Din görevlilerinin, Diyanet çalışanlarının mali haklarının yetersizliğini “ Kimse din görevlilerinin bir lokma bir hırka yaşamasını beklemesin” sözüyle ifade etmesi, bunun en güzel örneklerindendir. Aslında, onun düşüncedeki zenginliği muhakemedeki enginliği, mücadele azmindeki dinginliği din görevlilerine sendika yolunu açmıştır. O’nu gönül adamı, Aksiyoner bir şahsiyet e en nihayet Sendikasıyla birlikte eylem insanı yapanda kazanması zor, korunması meşakkatli bu nitelikleridir.
Ahmet Yıldız, Aksiyoner’di. Ahmet Yıldız, eylem insanıydı. Yoksa, Herkesin ortalardan kaçtığı bir dönemde ortaya çıkıp da, “ben varım ve hakkımı çiğnetmem” diyerek din görevlilerini nasıl sendikacılığa davet edebilirdi. O dönem açısından mayınlı sayılabilecek bir arazide din görevlileri ve vakıf çalışanları için Sendikacılık yapabilirdi. Sendikacılığı, kuru bir dava, boş bir kavga alanı olarak görmedi. Aksine, iyiliği ve güzelliği yaymak, doğruyu savunmak, doğruya çağırmak, yanlışlıkları düzeltmek, haksızlıkları gidermek, hakkı olanı istemek, halkı Hakka yöneltmek, için yaptı. Yetinmedi, bize de aynı şekilde sendikacılık yaptırdı. Sendikayı, ücret sendikacılığı gibi dar bir alana hapsetmedi. Görevinin bilincinde bir din görevlisi olarak da tecrübelerini aktardı. Hedefler gösterdi. O, “Biz sadece sarık ve cübbelerimizle değil, görüş ve önerilerimizle halka öncülük etmeliyiz.” sözüyle, Din görevlilerinin sadece camide değil her anda, her ortamda, her fırsatta, her zeminde öncü ve lider olmak zorunda olduğunu bunun için gereken donanıma sahip olduğunu ifade etti. İdrak ettirdi.
Bugün, kamu görevlileri sendikacılığı alanında sendikalaşma oranının en yüksek olduğu hizmet kolunun Diyanet ve Vakıf Hizmetleri kolu olması, Konfederasyonumuz Memur-Sen’e bağlı sendikalar arasında Hizmet kolunda yetkiyi elde eden ilk sendikanın Diyanet-Sen olması, O’nun bu ifadesinin, Hizmet kolumuzdaki kamu görevlileri, ve Diyanet-Sen üyeleri tarafından ne kadar net bir şekilde idrak edildiğinin açık delilidir.
“Hak kutsaldır, hak aramak da kutsaldır. Hak mücadelesi kutsal bir mücadeledir”Sözüyle özetlediği sendikal duruşunu ve anlayışını kendisiyle birlikte sendikacılık yapma onurunu Bizlere miras bırakan Ahmet Yıldız’ın emanetini olanca gücümüzle, olanca azmimizle O’ndan gördüğümüz ve öğrendiğimiz kararlılıkla taşımaya gayret ettik. Taşımaya devam edeceğiz.
Program öncesinde Merhum Genel Başkanımız Ahmet Yıldız’ın annesi evinde ziyaret eden Genel Başkan Mehmet Bayraktutar ve yönetim kurulu üyelerine çok teşekkür eden Merhum Ahmet Yıldız Başkanımızın Annesi memnuniyetlerini dile getirdi.