Diyanet-Sen Genel Merkezi
‘‘Bu Ateşe Su Taşımayan Serçelerin Vay Haline’’
Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar, Mısır’ın başkenti Kahire’deki Rabiat’ül Adeviye ve Nahda meydanlarında darbe karşıtlarına yönelik müdahale sonucu yüzlerce insanın katledilmesi hakkında basın açıklaması yaptı.
Bayraktutar; “Mısır’da kadın, çocuk, yaşlı genç demeden katliamlarını sürdüren darbeci katilleri bir kez daha kınadıklarını ve lanetlediklerini” söyledi.
Askeri darbe yaparak Mısır halkının iradesini katleden darbeci katillerin, bugün de Mısır halkını katletmeye devam ettiğini belirterek İslam İşbirliği Teşkilatı, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği başta olmak üzere uluslararası kuruluşların Mısır’da hem demokrasinin katledilmesine hem de insanların öldürülmesine seyirci kaldıklarını, darbecilere bazen açıktan bazen de örtülü destek vermeye devam ettiklerini söyledi.
Bayraktutar; “karşımızda büyük bir yangın var ve bu yangına serçe misali ne su taşıyanları görebiliyoruz, ne de müdahale edenleri. Ölümlerin bu kadar kolay, kıyımlara bu denli seyirci kalan Avrupa’nın sokaklarında öldürülen bir kedi için ayaklanırken, yüzlerce insanın katledilmesine seyirci kalmalarını anlaşılır bulmuyoruz. Bu insanların ölmemesi için çaba sarf edemeyenler, ölümlerin daha da artması için adeta beklemekteler, halkı meydanlara çağırmaktalar. Bir zamanların Libya’sı gibi Ömer Muhtarlara seyirci kalan İslam dünyası da en az Avrupa’daki zihniyet gibi karanlık içerisindedir.” dedi.
“Mısır’daki darbeye açıktan destek veren ve darbeyi fırsat bilen katil İsrail devleti Filistin’de yeni yerleşim yerleri inşa etmekte, karşı çıkanları da katletmektedir. Bütün bu olaylar göstermektedir ki, Mısır’daki darbenin arkasında İsrail ve emperyalistlerin Ortadoğu’daki çıkarlarını korumak ve geliştirmek yatmaktadır. İsrail insansız hava araçları ile darbecilerin Sina Yarım Adası’nda ortak katliamlar yapması bunun açık kanıtıdır” diye konuştu. Avrupa’nın şımarık çocuğu İsrail’in değirmenine su taşıyan bütün ülkeler bilmelidir ki bunun hesabını ne dünyada ne de ahirette asla veremeyecekler. Arap dünyasını ilk önce kontrol eden, daha sonra müdahalelerle hükümetlerin sokaklarda yıkılacağını düşünen bu güruh, Türkiye’deki gezi parkı olaylarıyla bu oyunlar Türkiye’de etkili olur mu olmaz mı hesaplarını yapmıştır. İslam ülkelerindeki demokrasi karşıtı kişilerin yıkımından sonra yine suskunluk içerisinde olmalarını görmek, gösteriyor ki demokrasi sadece şeklen görünmekte, mana itibariyle de dikkate alınmamakta.
Avrupa’nın iç işlerindeki kendi etini kemirme çabasını herkesten önce fark eden Büyük Türkiye olarak bilmeliyiz ki Avrupa ekonomik dengelerini masum kanlarıyla tarihten bu güne İslam dünyası üzerinde gerçekleştirmiştir. Kendi ideolojik çıkarları doğrultusunda ölümleri, yıkımları, katletmeleri vatan meselelerinden saymıştır. Avrupa’nın açgözlü bu tutumu, onları hiçbir surette demokrasiye sürüklemeyecek aksine bu kıyımlar yaşanırken tıpkı bu gün olduğu gibi ya susacaklar, ya da kullanacaklardır. Dünya’da ekonomik çıkarları için kullandıkları Sisi ve onun gibi yandaşların bu tutumu karşısında Bütün İslam ümmetini tek yumruk olmaya davet ediyoruz.
707 bin üyesiyle genelde güçlü Memur-Sen ailesi olarak özelde 66.766 Diyanet-Sen ailesi olarak, canilerin ve katillerin karşısında mazlumların ve mağdurların yanında olduğumuzu belirtiyor, darbecilerin katlettiği Mısırlı kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralıları acil şifalar diliyoruz”.