Diyanet-Sen Genel Merkezi
Büyük Diyanet-Sen Ailesi Külliye’de
Büyük Diyanet-Sen Ailesi Külliye’de
Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar, yönetim kurulu üyeleri ve Diyanet-Sen Şube yönetimlerinden oluşan 350 kişilik heyet Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Uluslararası Ombudsmanlık Toplantısı’na Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın özel daveti ile katıldı.
Uluslararası Ombudsmanlık Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, koalisyon güçlerindeki ülkelerden DAEŞ’le mücadele görüntüsü altında terör örgütlerine silah ve mühimmat yardımı yapıldığını belirterek “Hepsinin elimizde belgesi var. DEAŞ’a silah veren bu güçlerdir. DEAŞ ile mücadele eden biziz. Suriye’de bizler şehitler verdik ama bizler Suriye’de 3 bini aşkın DEAŞ’lıyı da öldürdük ve buna devam edeceğiz. Çünkü bunlar bizim için tehdit oluşturuyor.” dedi.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın toplantıdaki konuşmasından satır başları:
Türkiye Şu An ki Bulunduğu Seviyeye Kolay Gelmedi
Bu tür sempozyumlar bir genel değerlendirmeye imkan vermesi yanında, farklı ülkelerin tecrübelerinin de edinilmesi, eksiklerin görülmesine katkı sağlıyor. Türkiye şu an ki bulunduğu seviyeye çok kolay gelmedi. Biz hizmetin önünü tıkayan bir anlayışla mücadele ettik. Demokrasi kılıcı gibi seçilmişlerin üzerinde baskı kuran bir zihniyetle mücadele ettik .Bu yaşadıklarımız meçhul bir tarihin değil sadece 3-5 yıl öncesinin olaylarıdır. Biz dik durmasaydık bu ülkede yapılanların onda birini dahi gerçekleştiremezdik. Hamdolsun Türkiye değişim ve dönüşüm geçirdi. Türkiye son 14 yılda devletin maslahatını vatandaşın memnuniyetinin önüne koyan bir anlayıştan kurtuldu.
Milletimiz Kanıyla Destan Yazdı
Elbette hedeflediğimize tamamen ulaştığımız iddiasında değilim. Bunun uzun bir süreç olduğunun farkındayız. 80 milyonun tamamı 15 Temmuz gecesi devletine sahip çıkmıştır. 40 yıldır devlete sızan bir çete 80 milyonun direnişi sayesinde hezimete uğramıştır. O gece milletimiz demokrasi destanını kanıyla yazmıştır. İnşallah bu süreci hukuk içinde yürütmeye devam edeceğiz. Bunun yanında puslu havada avlanmaktan hoşlanan eski Türkiye artıklarıyla da uğraşıyoruz. Bu süreçte kamu denetçiliği kurumumuza önemli görevler düşüyor.
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine Hep Birlikte Sahip Çıkmalıyız
Az önce perdede mültecilerin durumunu izledik. Çocukları gördük. Dünyanın hemen her bölgesi, göç ve mülteciler meselesiyle yüzleşiyor. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin gereği, hep birlikte sahip çıkmalıyız. Ama güçlü olan ülkelerin duyarlı olmadığını ifade etmek isterim. Her ne kadar göç ve mülteciler konusu devletlerin ve uluslararası örgütlerin gündeminde olsa da meselenin güvenlik ekseninde tartışıldığını görüyoruz. Ne yazık ki konunun insani, hukuki yönleri gündeme getirilmiyor.
Aylan Bebeği Ölüme Götüren Nedenleri Doğru Tespit Etmeliyiz
Batı’daki belli odaklar mülteciler ile terör olayları arasında bir paralellik kurmaya çalışıyor. Öncelikle bu sorunu ortaya çıkaranları ortaya çıkarmak gerekir. Yaşanan onca trajediye rağmen, milyonlarca insan bu tehlikeyi göze alıyorsa, ortada ciddi bir sorun var demektir. Şu anda Suriye ve Iraklı olarak 3 milyon mülteciyi ülkemizde barındırıyoruz. Şu ana kadar yaptığımız harcama 26 milyar doları bulmuştur. Ne yazık ki ne AB, ne BM verdiği sözlerde durmuştur. Aylan bebekleri ölüme götüren nedenlerin tespitini yapmadan doğru bir sonuca varamayız. Bu nedenle sempozyuma insani yardım kuruluşlarının görüşünün de alınmasını çok doğru buluyorum.
Türkiye’nin Gösterdiği Çabanın Onda Birini Gelişmiş Ülkeler Göstermiyor
Türkiye’nin gösterdiği çabanın onda birini gelişmiş ülkeler göstermemiştir. Her fırsatta Türkiye’ye demokrasi ayarı çeken hukuk dersi veren ülkeler Suriye ve ırak gibi bölgelerde insan haklarının ihlal edilmesine neden sessiz kalmıştır.
Silahı Onlar Veriyor Hepsinin Elimizde Belgesi Var
İkili yaptığımız görüşmede hep aynı şeyi söylediler. Suriye’de de Irak’ta da böyle olmuştur. YPG’ye PYD’ye silah desteği verenler bu güçlerdir. Hepsinin elimizde belgesi var. DEAŞ’a silah veren bu güçlerdir. DEAŞ ile mücadele eden biziz. Suriye’de bizler şehitler verdik ama bizler Suriye’de 3 bini aşkın DEAŞ’lıyı da öldürdük ve buna devam edeceğiz. Çünkü bunlar bizim için tehdit oluşturuyor.
Kimse DAEŞ ve İslam’ı Yan Yana Getirmesin
Şunu da söyleyeyim yabancı misafirlerimiz var. DEAŞ’ın İslam ile alakası yok. Bazı dostlar İslami radikalizm diyor. Lütfen İslam ile terörü kimse yan yana getirmesin. İslam kelime anlamı itibaryla barıştır. Anlamı itibarıyla barış olan selam olan bir din terörle yan yana getirilemez.
Toplantı sonrası dinleyenleri selamlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Diyanet-Sen heyeti “Dik dur eğilme Diyanet seninle” sloğanları ile karşılık verdi.