Diyanet-Sen Genel Merkezi
Darbecilerle, Darbecilerin Atadığı Yönetim Yargılanmalı
Memur-Sen ve İHH tarafından, Mısır’daki darbeyi kınamak, demokrasi mücadelesine destek amacıyla bir eylem yapıldı. İsrail Büyükelçiği konutunun önünden Mısır Büyükelçiliği’ne kadar yapılan yürüme eyleminin ardından, basın açıklaması yapıldı. Açıklamayı yapan Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, Mısır’da darbe yapanlarla birlikte darbecilerin atadığı kişilerin kasten adam öldürmekten yargılanması gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin en büyük sivil toplum örgütü Memur-Sen olarak, darbenin yapıldığı gün Mısır Büyükelçiliği önünde darbeyi kınamak için bir araya geldiklerini hatırlatan Memiş, bugün de, hem darbeyi kınamak, hem de demokrasi için mücadele eden Mısır halkına destek olmak için bu eylemi gerçekleştirdiklerini ifade etti.
“Selam olsun, Adeviye Meydanı’na. Selam olsun, onurlu direnişin sembolü olan Mısırlı kardeşlerimize. Selam olsun, darbeciler tarafından namaz kılarken şehadete eren 84 kardeşimize” diyen Metin Memiş, darbenin, Mısır halkına yapılmış bir ihanet olduğunu ifade etti.
Konuşmasında, darbeye tepki göstermeyen ülkeleri de eleştiren Metin Memiş, “Demokrasi için böyle bir onurlu direniş varken, çifte standartı yaşam biçimi haline getirmiş Batı, Ortadoğu’nun şımarık çocuğu İsrail ve O’nun koruyucu meleği ABD, demokrasiyi bir anda unutuverdi. Çünkü onların derdi ne Mısır, ne demokrasi, ne de Ortadoğu halklarının özgürlüğü idi. Kendi menfaatleri için dünyayı yakmaktan çekinmeyen bu şer odakları ve şerli güçler, seçimle iş başına gelmiş Mursi’nin görevden alınmasına ‘darbe’ bile diyemediler.
Darbecilerin göreve getirdiği sözde Mısır yönetiminin, ilk iş olarak Refah Sınır Kapısı’nı kapattıklarını göz önüne alırsak, yapılmak isteneni görür, oynanmak istenen oyunun farkına varırız” şeklinde konuştu.
Başta Mısırlı darbeciler olmak üzere, bazılarının Türkiye’nin Mısır’a olan ilgisinden rahatsız olduklarına da dikkat çeken Memiş, daha sonra şunları söyledi: “Neden ilgisiz kalalım ki; inancımız bir, tarihimiz bir, kültürümüz bir, medeniyetimiz bir. Biz, kaosu önlemek için ilgileniyoruz, sizler kaos çıkarmak için ilgileniyorsunuz. Biz demokrasiye destek için meydanlardayız, siz darbeleri ve darbecileri desteklemek için meydanlardasınız. Darbecilere tepkimiz, demokrasi sevdalılarına desteğimiz demokrasi kazanıncaya kadar devam edecek.”
Darbe yapanların ve ihanet şebekelerinin yargı önünde hesap vermesi gerektiğini de söyleyen Metin Memiş, “Sabah namazında üzerlerine mermi yağdırılarak katledilen, meydanlarda öldürülen Mısırlılar’ın hesabı, darbeci general Said El Sisi, geçici cumhurbaşkanı Adli Mansur ve diğer yöneticilerden sorulmalıdır. Bu isimler, kasten adam öldürmekten yargılanmalıdır” dedi.
Metin Memiş, yargılanması gereken diğer darbecilerin ise, bu darbeye zemin hazırlayan, para yardımı yapan, darbecileri meşru sayan iki yüzlü, çifte standartçı dış güçler ve ülkeler olduğunu kaydetti.
Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, konuşmasını Sezai Karakoç’un şu dizeleriyle bitirdi:
Onlar sanıyorlar ki, biz sussak mesele kalmayacak.
Hâlbuki biz sussak, tarih susmayacak.
Tarih sussa, hakikat susmayacak.
Onlar sanıyorlar ki, bizden kurtulsalar mesele kalmayacak.
Hâlbuki bizden kurtulsalar vicdan azabından kurtulamayacaklar.
Vicdan azabından kurtulsalar, tarihin azabından kurtulamayacaklar.
Tarihin azabından kurtulsalar, Tanrı’nın gazabından kurtulamayacaklar.
Eyleme Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kaytan, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Esen, Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Vekili Ahmet Özer, Bem Bir-Sen Genel Başkanı Mürsel Turbay, Kültür Memur-Sen Genel Başkanı Mecit Erdoğan, Memur-Sen’e bağlı sendikaların genel merkez yönetim kurulu üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.