Genel Başkan Bayraktutar Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nı Kutlad

Genel Başkan Bayraktutar Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nı Kutladı

​Diyanet İşleri başkanlığınca il müftülükleri ve yurt dışı müşavirlik ve ataşeliklere gönderilen camiler ve din görevlileri kutlama haftası genelgesinde 2017 yılı camiler ve din görevlileri haftası temasının “Cami, Şehir ve Medeniyet” olarak belirlendiği açıklandı.

Bu bağlamda yazılı bir basın açıklaması yayınlayan Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar; ‘ Şehirler ezanla bağımsızlığı temsil eder. Şehrin dili ezandır. Bugün İslam’ın şehirleri, susturulan ezanlarla prangalanmıştır. Mescid-i Aksa bu tutsaklığın en bariz örneğidir’

Prangaların gölgesinde medeniyetin inşa edilmesinin zor olduğunu dile getiren Bayraktutar Ayasofya’daki zincirler kırılmadığı müddetçe İslam’ın kalesi olan İstanbul’da İslam medeniyeti inşa edilemez’ dedi.

İslam bir şehrin kurtuluşuna vesiledir. Bir şehrin nefes almasını sağlayan, bir şehrin esaretini yıkan birinci husus İslam’ın varlığıdır. Bugün şehirleri temsil eden camiler, din görevlileri ile birlikte bütünlük arzeder. Din görevlileri bulunduğu camilerin manevi duruşunu hissettiren sözcülerdir. İslam’ın inşası, din görevlilerinden bağımsız olamayacağı gibi, din görevlilerinin anlam kattığı camiler onlar olmadan mahcup, dilsiz kalacaktır. Bu sebeple medeniyeti inşa edenin İslam olduğu idrakiyle, İslam’ın sözcülüğünü, temsilciliğini yapan bütün din görevlilerimizin, camiler, din görevlileri haftasını kutluyorum’ dedi.

Bayraktutar; Bugün İslam’ın yetim bırakıldığı, İslam mensuplarının birlikten, dirlikten uzak durduğunu gördükçe, temsil ettiğimiz dine karşı büyük bir eziklik, büyük bir mahcubiyet yaşıyoruz. Şehirlerimizde İslam’ın ışığı bütün camilerimizde yanarken, medeniyetin inşasında bir birinden kaçan bireyler olarak, büyük bir vebal altındayız.

Bizler bugün ortaya çıkmış bir medeniyet değiliz. Bizler tarihin derinliklerinde ihtişamıyla, örnek duruşuyla dünyaya mal olmuş bir medeniyetin torunlarıyız. Bugün bu medeniyetin torunlarına prangalar vurulmak isteniyor. Bu medeniyetin inancı susturulmak isteniyor. Bütün saldırılar karşısında suskunluğumuzu bozmanın tek yolu, İslam medeniyeti olarak bir olmamız, birlik olmamız, iri ve diri olmamızdır.

Özellikle Din görevlileri olarak caminin- şehrin-medeniyetin inşası için en önemli aktörün din görevlileri, en önemli faktörün de insan olduğunu biliyoruz. Bu vesile ile bütün din görevlilerimizin din görevlileri haftasını kutluyor. Onlar olmadan her zaman eksik olduğumuzu bilmelerini istiyoruz.