Diyanet-Sen Genel Merkezi
Genel Başkan Bayraktutar Hatay’da Konuştu; “İmamlar Temizlikçi Değildir”
Genel Başkan Bayraktutar Hatay’da Konuştu; “İmamlar Temizlikçi Değildir”
Diyanet-Sen Hatay Şube yönetimi ilçe temsilcilerinin hazır bulunduğu toplantıda açılış konuşmasını yapan Memur-Sen İl Başkanı, Diyanet-Sen Şube Başkanı Hasan Urhan açılış konuşması yaptı.
Urhan; Hikmet ve emek mücadelesinde yarını İman hakikatleri ışığında tanzim etmek için inisiyatif aldık, risk aldık.
Antakya Belediye Başkan’ı selamlama konuşmasında şöyle konuştu; “Biz Antakya belediyesi olarak müftülüğümüze minnettarız. Özellikle camilerin temizliği hususunda şuan belediyemiz olarak gereken bütün temizlikleri yapıyoruz. Bizim hizmet için yanınızda olduğumuzu unutmayın” ifadelerini kullandı.
Hatay İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu selamlama konuşmasında; “Niyet hayır, akibet hayır diyen Diyanet-Sen’i tebrik ediyor, hedefi daha ileriye taşımanız adına çalışmalarınızda başarılar diliyorum” dedi.
Bayraktutar; Hatay Antakya Belediyesi’nin özellikle camilerdeki temizlik konularının direk belediye tarafından yapılıyor olması her yerde arzu ettiğimiz bir modeldir.
İmamlar temizlikçi değildir
İmamların temizlik görevlisi olmadığını anlayanları kutluyor, tebrik ediyorum. Bu örneği önemsiyor, Türkiye genelinde daha anlamlı bir hizmet isteniyorsa herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Belediyeler üzerine düşeni yaparsa, müftüler üzerine düşeni yaparsa imamlar da din görevlileri de zaten üzerine düşeni yapacaktır.
Bayraktutar; Bize karışmasın saltanatımız devam etsin diyen, emperyalizm ve siyonizmin kölesi olmamızı isteyenlerin karşısında dimdik dururuz. Memur-Sen duruşuyla partiler üstü bir misyona sahiptir. Diyanet-Sen ise değerler üstü bir hıl fil fudul geleneğine sahiptir.
Biz bu milletin örfünden yana olan, bu millete değer veren, bu milletin hizmetkarı olanlardan, Habib’in sünnetinden yana tarafız. Bunun aksini yapanın karşısında dimdik duracağımızı, bunu şiar edinenlere de bu dava da hayra motor olacağımız bilinmelidir.
Biz artık sussunlar, konuşmasınlar diyenlere burdan sesleniyorum; artık susturulma dönemini 28 Şubatın çöp tenekelerine attık.
Terörün dini yoktur demek İslamı terörün muhatabı yapmaktır. Diyanet-Sen Genel Başkan’ı Mehmet Bayraktutar Fransa’da yaşanan terör saldırıları hakkında Hatay’da konuştu
Bayraktutat; Ben bazıları gibi terörün dayanak noktalarını konuşmak istemiyorum. Sadece toplumun artık barışa engel olacak olan saldırı dilinden vazgeçip insan merkezli bir dil kullanması gerektiğini düşünüyorum. Paris’in göbeğinde yapılan saldırının öncelikli hedefi insandır. Öldürmeyi kendilerine amaç edinenleri din kavramı etrafında meşrulaştırmak büyük bir hatadır. Hele ki İslam gibi insanı yaşatmayı hedef edinen bir din hakkında saldırı ve islamafobi arayışlarında malzeme yapılmak istenmeşse.
Geçmiş günlerde Müslümanlar, ellerindeki sınırlı imkanı kullanarak bir “Charlie Hebdo” eylemi yapabilirlerdi. Fakat İslamın tepkisel özelliği, kırmızı noktalara dokununcaya kadardır. İman ve İslam hakikatlerini basite indirgemeye çalışan her bir bireye, Kuran, sünnet, hadis ölçüsünde gereken cevap verilir. Kuran insanı yaşatmayı emreder ifadelerini kullandı.
Fakat yapılacak eylemin kısas ve kanunları Kuran’ın çizdiği sınır kadardır. Verilecek olan tepkiler barbarlıkla değil, sulh ve hakikatlerle olmalıdır.
Kurtlar sofrasındaki kuzu gibi…
Geçmiş yıllarda gökyüzünden yağan uçakları hatırlamayanınız yoktur, parçalara ayrılmış Rusya olma korkusu, üst akılların ekonomik hedef belirleme hususunda ne kadar acımasız olduğunu göstermiştir. Bu üst akıl kendi halkına kıymaktan çekinmemiş, ama ari ırk denilen siyonist düşünceye karşı dikkatli davranmışlardır. Gökten uçaklar yağıyor ve bu uçaklar ne hikmettir bilinmez çalışanının yüzde doksanı yahudi olan bir merkezde bütün Yahudileri teget geçiyor, ölenler Amerikalılardır, öldürenler de Müslümanlar oluyor.
Sonuç itibariyle Amerika hem ekonomi kaynağı bulmuş, hem de dünyanın hedef tahtasına İslamafobi gibi bir kavramı yerleştirmiştir. Ortadoğu’nun göbeğinde yeni bir işgal alanı oluşturmak adına atılan bu adımları zamanlama konusunda manidar buluyorum. Bugün Ortadoğu da satılan silahların menşelerine baktığınızda ne demek istediğimi anlarsınız. Kurtlar sofrasında bedeller kuzulara kesilmiştir.
Unutmayın bundan bir ay evvel Ankara’nın göbeğinde yani Müslüman olan Türkiye’ye saldırı yapıldı, Bugün de Fransa. İki olayda dinin hedef alınmadığı, insanlığın hedef alındığı ispatlanmıştır.
Ülke çıkarları herşeyden önemlidir
Fırat’ın bu tarafına geçemezler diyen Cumhurbaşkanının devlet meseleleri hususunda ne kadar hassas olduğunu Suriye bize göstermiştir. Kardeşim Esad dediği kişinin asıl niyetini anlayınca, devlet çıkarları hususunda ne kadar acımasız olacağımızı geçmiş ve bugün bize göstermiştir. Niyetler okununca bizzat Cumhurbaşkanı tarafından ” katil esed” halini almasının sebebi de ülke çıkarlarıdır. Katil Esed’in kuzey bölsesinde bir koridor açması, bu koridoru Kürtlere sunacağı tarif gerektirmez bir durumdur. Bu koridorun oluşmasına asla izin vermeyeceğimizi bir kez daha görmüş oldular.
Hakiki Müslüman öldürmez, yaşatır
Unutmayın Paris’in göbeğinde ve sivil bölgelerde 5-6 patlama yapabilmek; daha çok uzman istihbarat birimlerinin ortak hareketi ve çıkar savaşını andırmaktadır. Türkiye’nin seçim dönemlerinde uluslar arası algı operasyonları nasıl devredeyse, Fransa’da da bu algı ve niyetler ortadadır.
Fakat kinlenmek için, hesap sormak için, islamafobinin işlemesine malzeme olan terör örgütleriyle, insanı yaşatmayı şiar edinen bir dinin temsilcilerini karıştırmamak gerekiyor. Çünkü Müslüman yaşatmayı hedefler, öldürmeyi değil” ifadelerini kullandı.