Güncel
Kerkük’ün Tarihi ve Demografik Kimliği Korunmalıdır
Kerkük, yüz yıldır zenginliklerinin üzerine üşüşenlerin nüfus mühendisliği ve katliamları ile kangrene çevirdiği vicdan yarasıdır.
Kerkük, tarihi ve kültürel yapısı dahi kırıma uğramış bir dramdır.
Kerkük, yakın zamanlarda büyük acılar yaşamış bir şehirdir.
Fail bellidir. Fail, emperyalizm ve emperyalizmin ucuz taşeronlarıdır.
Son günlerde yaşanılanları dahi bu çerçevede almak gerek.
Emperyalizmin kirli stratejileri ile kentlerin demografileri oynanırken, aynı zamanda, bir kent resmen deyim yerindeyse tarihsizleştiriliyor, köksüzleştiriliyor ve nihayetinde, kirli stratejilerin açık hedefi haline getiriliyor.
Maalesef bütün bu kirli stratejilerin uygulanması noktasında, taşeronluğa soyunanlar canımızı yakıyor.
Özellikle PKK terör örgütünün bölgeye yerleşme girişimlerine ön ayak olan gelişmeler nasıl kirli bir senaryo ile karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.
Kim hangi pazarlığı yaparsa yapsın, hangi kirli strateji uygulamaya sokulursa sokulsun, Kerkük’ün tarihi ve kültürel gerçekliğinin hakikat noktasında galip geleceğine biliyoruz.
Dolayısıyla, emperyalizmin özgürlük söylemlerine kendilerine payanda yapanların ve düne kadar birlikte yaşadığı insanlara karşı operasyonun bir parçası olanların, yarın da aynı insanlarla yaşayacaklarını hatırlatmak istiyoruz.
Çünkü…
Onlar, yani emperyalistler gidici biz kalıcıyız.
Çünkü…
Verilmiş özgürlük, özgürlük değil, bilakis, esaretin perdesidir.
Buradan hareketler, Memur-Sen olarak, birlik medeniyetinin şekillendirdiği sosyolojimizin kendi dinamiklerinden hareketle, bütün bu olup bitenlere karşı, her kesimi sükunete davet ediyor, emperyalizme karşı hep birlikte mücadeleye davet ediyoruz.
Ve bunun için de Kerkük’ün tarihi ve demografik kimliğinin korunması gerektiğinin altını çiziyoruz.