Güncel
Srebrenitsa, Kalbimizin Yarısı, İnsanlığın Yarasıdır
Srebrenitsa, Kalbimizin Yarısı, İnsanlığın Yarasıdır
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Srebrenitsa Soykırımı’nın 21. yıldönümü nedeniyle yazılı açıklama yayımladı. Yalçın, “21 yıl önce Srebrenitsa’da yaşanan soykırımı bir kez daha kınıyor, BM tarafından Serebrenitsa’yı korumakla görevlendirilen Hollanda Ordusu’na bağlı BM askerleri başta olmak üzere, soykırıma göz yuman, aracılık eden tüm yetkililerin katliamın sorumlusu olarak yargılanmasını talep ediyoruz. BM’yi, Ratko Mladiç’in suç ortağı olarak gördüğümüzü tüm dünyaya deklare ediyoruz” dedi.
İşte o açıklama:
Sırp güçleri BM’nin gözleri önünde sistematik olarak yürüttükleri katliamlarda sadece Srebrenitsa’da beş gün içinde 8.372 Boşnak’ı öldürdü, yüzlerce kadın ve küçük yaştaki kız çocuğu kirletildi. Bir gün içerisinde 20.000’in üzerinde mülteci Srebrenitsa’dan zorla çıkarıldı. Büyük çaplı bir etnik temizliğe maruz kalan Bosna’nın doğu yakasında, tüm dünyanın gözleri önünde, Sırp kuvvetleri Boşnaklara karşı her türlü savaş suçunu işledi. İşlediği her savaş suçunda ikiyüzlü Batı’yı yanında bulan, 400 Hollandalı barış gücü askerinden örtülü ve açık destek alan Sırplar, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’da yaşanan en büyük soykırım gerçekleştirdi.
Bölgede bugüne kadar 300’den fazla toplu mezar bulundu. Yüreklerdeki acılar tazeliğini korudu. Dünyanın güvenliğini sağlamakla görevli uluslararası kuruluşlar ise, o gün nasıl yetersiz kaldıysa, bugün de sınıfta kalarak ‘yeni katliamları engellemedeki başarısızlığını sürdürdü.
Kara bir bulut gibi tüm insanlığı gölgeleyen mezalimin üzerinden 21 yıl geçti. Avrupa’da Müslüman varlığından rahatsız olan Sırpların ve onlara destek olan bazı ülkelerin sistematik olarak gerçekleştirdiği bu soykırım tarihin kara sayfalarında çoktan yerini aldı. Geçen 21 yıl içerisinde insanlığın yüreğindeki bu yara tazeliğini korudu, yürekler yanık, boyunlar bükük kaldı, ama hala Srebrenitsa katliamı bazı ülkeler tarafından ‘soykırım’ olarak tanınmadı. Gerekli adımlar atılmadı, aksine katliamı meşrulaştırma yarışına girildi.
BM ise, 21 yıl önce, katliamın önlenmesine tepkisiz kaldığı gibi, bugün de İslam coğrafyalarındaki katliamlara karşı sessizliğini ve tepkisizliğini sürdürüyor. Bu haliyle BM, dünya vicdanını, mazlumların sesini temsil etmede yetkin olmadığını da gösteriyor. Srebrenitsa’da, Gazze’de, Arakan’da, Suriye’de, Irak’ta, Bangladeş’te, Doğu Türkistan’da, Myanmar’da mazlumların çığlıklarına, çaresizliğine derman olamayan BM, halklar nezdinde güvenilirliğini kaybetmeyi sürdürüyor.
Başkasını yok ederek var olacağını sanan barbarlar ve onlara destek olanlar, şunu bilmelidirler ki, büyük Memur-Sen ailesi olarak her zaman zalimin karşısında, mazlumun yanında olacağız ve insanlık değerlerini sonuna kadar yaşatmaya devam edeceğiz; unutturmaya çalıştığınızdan çok hatırlayacağız ve hatırlatacağız. Srebrenitsa, kalbimizin yarısıdır, insanlığın yarasıdır.
Memur-Sen olarak Srebrenitsa şehitleri başta olmak üzere, Sırplar tarafından katledilen bütün Boşnaklara Allah’tan Rahmet, yakınlarına sabır diliyoruz. BM tarafından Serebrenitsa’yı korumakla görevlendirilen Hollanda Ordusu’na bağlı BM askerleri başta olmak üzere, soykırıma göz yuman, aracılık eden tüm yetkililerin katliamın sorumlusu olarak yargılanmasını talep ediyoruz. BM’yi, Ratko Mladiç’in suç ortağı olarak gördüğümüzü tüm dünyaya deklare ediyoruz.