Güncel
Yalçın: 28 Şubat’ta Tankla Yaptıklarını Bugün Terörle Yapmaya Çalışıyorlar
Yalçın: 28 Şubat’ta Tankla Yaptıklarını Bugün Terörle Yapmaya Çalışıyorlar
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 28 Şubat sürecinde Sincan’da tankların geçtiği Atatürk Caddesi’nde Anadolu Ajansı muhabiri Selman Tür’e yaptığı açıklamada, 28 Şubat’ın sosyolojik açıdan binlerce insanın hayatının kararmasına neden olan, ekonomik açıdan da ülke ekonomisine 381 milyar dolarlık zarar veren bir darbe girişimi olduğunu söyledi.
TANKLARIN YÜRÜDÜĞÜ CADDE DE BUGÜN HALK İRADESİ VAR
28 Şubat darbesini kınadığını ve lanetlediğini belirten Yalçın, 28 Şubat’ta tank iradesinin olduğu caddede bugün halk iradesinin bulunduğunu anlattı. “Müstağni ve mütekebbir bir edayla ‘bin yıl sürecek’ denilen baskı ve zulümler, millete kurulan tuzaklar milli iradenin gücüyle 10 yılda çöpe atıldı. Kökü dışarıda olan güç odakları dün askeri vesayetle, tetikçi karargah medyasıyla, ‘Darbe gerekiyorsa destekleriz’ diyen adı sivil beyni üniformalı çetelerle yaptıklarını bugün çukurlarla, paralelle, terörle yapma denemelerine millet iradesi fırsat vermeyecektir” diyen Yalçın, ülkenin “Yeniden büyük Türkiye” yürüyüşüne devam edeceğini vurguladı.
28 Şubat’ı, Türkiye’nin demokrasi tarihinde önemli bir kırılmanın yaşandığı gün olarak nitelendiren Yalçın, şunları kaydetti: “Şu an tankların o gün yürüdüğü caddedeyiz. Bugün tanklar yürümüyor, tanklar doğru yerde. Tanklar sınırlarda duruyor, sinirleri germiyor. Bu son derece önemli. Türkiye 28 Şubat’ta önemli bir süreci yaşadı. AB müktesebatı açısından zarar görmemesi noktasından hareketle postmodern darbe gerçekleştirerek askerin bizzat içerisinde olduğu sivil unsurları alana çekerek, Türkiye’de sivil bir darbe gerçekleştirildi.”
O süreçte Türkiye’nin demokrasi tarihinde kırılmaya sebebiyet verenlerin, ülkenin 10 yıllarını kaybetmesine neden olduğunu anlatan Yalçın, ülkenin ekonomik anlamda birden örselendiğini ve kaynaklarının hortumlandığını dile getirdi.
Yalçın, “Meclis darbeleri araştırma komisyonunun verdiği rakamlara göre 28 Şubat o zaman 381 milyar dolarlık bir maliyeti beraberinde getirdi. Eğer ülke bu kırılmayı ekonomik anlamda da yaşamamış olsaydı, bugün ekonomik olarak çok daha ileride olduğu, milli gelirin çok daha ileride olduğu bir dönemi yaşıyor olabilirdik” dedi.
BÜTÜN AKTÖRLERDEN HESAP SORULMALI
Her alanda 28 Şubat’ın üzerine gidilmesi gerektiğini vurgulayan Yalçın, o dönem haksız kazanç elde ederek bugün sefahat içerisinde yaşayanların olduğuna dikkati çekti. Yalçın, konuşmasını şöyle sürdürdü: “28 Şubat’ın askeri sanıkları, sanık sandalyesinde ifade verirken bürokratik sanıkları, kravatlıları, medya organları, iş adamları ve sivil toplum kuruluşu diye ifade edilen ama adı sivil, beyni üniformalı olan, darbeye çanak tutan ‘Darbe gerekiyorsa destekleriz’ diyen sendikaları, o günkü muhatapları sanık sandalyesine oturup yaptıklarının hesabını ödemediler. 28 Şubat’a ilişkin o gün yapılanlar bir anlamda yanlarına kar kaldı ve milletin içerisinde kamufle olarak şuan duruyorlar. Halbuki 28 Şubat’ın bütün yönleriyle ele alınması gerekiyor.”
Askeri brifinglerle 28 Şubat’ta talimatlar verildiğine işaret eden Yalçın, yargı mensuplarının aldıkları brifinglerle o gün adil olmayan hukuk dışı kararlara imza attıklarını, birçok insanın hayattan kopmasına neden olduklarını dile getirdi. O gün askerden yargı brifingi alan üniversite rektörleri, milli eğitim müfettişleri brifing adı altında talimat uyguladıklarını ve bir kıyım yaptıklarını anlatan Yalçın, bu da bir çok insanın hayatına, hayatının kararmasına mal olduğunu aktardı.
VESAYET DÜZENİNE SON VERİLDİ
“Dün 28 Şubat’ta müstağni ve mütekebbir bir edayla millet iradesini hedef alanlar, milletin iradesine kastedenler ‘Bin yıl sürecek’ diye tehdit savurmuşlardı” diyen Yalçın, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bin yıl sürecek dedikleri garabet 10 yıl sürmedi, millet iradesi galip geldi. Dün topuk selamı ile siyaset yapanlar ve halktan aldıkları iradeyi vesayetçilere peşkeş çekenler tarihin çöp sepetine atıldı ve tarihten silindiler. Bu anlamda AK Parti dönemlerinde atılmış olan adımları son derece önemsiyoruz. ‘Bin yıl sürecek’ denen zulümler 10 yılda ortadan kalktı. Bu ülkede bin yıllık süren şey milletin kardeşliğidir, birliğidir, beraberliğidir. Bu ülkeye çelme takmaya çalışan küresel operasyonun Türkiye’deki aparatları, ırgatları, uşakları bu amaçlarına ulaşamayacaklar.”
DARBECİLER BEDEL ÖDEMELİ
Yalçın, Türkiye’de 28 Şubatların bir daha yaşanmaması için 28 Şubatlarda, 12 Eylüllerde, 27 Mayıslarda millet iradesine bedel ödeten, kasteden insanların yaptıklarının yanlarına kar olarak kalmaması gerektiğini ifade etti.
FETÖ/PDY’nin 28 Şubat’tan güç aldığına dikkati çeken Yalçın, FETÖ/PDY’nin 17-25 Aralık’ta darbe girişiminde bulunduğunu kaydetti. Yalçın, şöyle devam etti: “28 Şubat’tan güç alanlar milletten himmet diye aldığı paraları, yaptıkları olimpiyatlarda milletin sempatisini kazanmak suretiyle onları kurşun asker olarak görmelerini, dershane ve benzeri oluşumlarla kendilerine rant devşirenler, hortumlarının kesileceğini görenler, o süreçte ‘biz de bir 28 Şubat yaratabiliriz’ diyerek küresel bir operasyonun parçası olmaya ve Türkiye’ye 17-25 Aralık’ta bir darbe yapmaya kalkıştılar.”
FETÖ/PDY’nin halkın iradesine kastettiğini vurgulayan Yalçın, “Ülkenin seçilmiş başbakanını yargılama tutanaklarını, mahkeme ifadelerini ve hazırlıklarını bile önceden tasarladıklarını bazı organize çalışmaların içerisine girerek bu millete bir operasyon çekmeye kalkıştılar ancak bu kez sert kayaya çarptılar. Millet iradesine sahip çıktı. 17-25 Aralık’ta Türkiye’ye operasyon çekmeye kalkışan paralel yapı çakıldı ve şu an düştüğü çukurdan kurtulmaya çalışıyor” ifadelerini kullandı.
Tankların yürütüldüğü Sincan Atatürk Caddesi’nde esnaflık yapan Mehmet Uzunay ise 28 Şubat’ta Türkiye’nin üzerine kara bulutlar çöktüğünü belirterek, “O gün tanklar buradan geçerken askere, eğitime gidiyorlar diye selam verdik ama sonradan öğrendik ki onlar eğitime değil hükümete balans ayarı vermek için buradan geçmişler. Bilseydim asla o selamı onlara vermezdim. Ama çok şükür o günden bugüne çok şey değişti. O zaman fakirlik vardı ama şimdi çok şükür artık o günler geride kaldı” dedi.
Röportaj